- pısırık
- -ğı s. 胆怯的, 怯懦的, 羞怯的; 畏畏缩缩的, 犹豫不决的; 畏首畏尾的, 胆小怕事的: Beceriksiz mi beceriksiz, pısırık mı pısırık! A, ne yapayım ben böyle erkeği! 他是那么无能, 那么胆小怕事!哎, 我能拿这种男人怎么办!
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
Türkçe-Çince Sözlük. 2014.
pısırık — sf., ğı Tutuk, sünepe, aşırı çekingen, yüreksiz ve beceriksiz, girgin karşıtı Beceriksiz mi beceriksiz, pısırık mı pısırık! A, ne yapayım ben böyle erkeği!.. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
pısırıklaşmak — nsz Pısırık olmak, pısırık duruma gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
girgin — sf. Herkesle çabucak yakınlık kurarak işini yürütebilen, pısırık karşıtı Kara kaş, kurnaz, girgin bir kadındı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
pısırıkça — zf. Pısırık gibi, pısırığa yaraşır biçimde … Çağatay Osmanlı Sözlük
pısırıklık — is., ğı Pısırık olma durumu veya pısırıkça davranış Herkesten uzak duruşu, çekingenliğinden, pısırıklığından çok, birtakım sürtüşmelerden korunmak içindi. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
sümsük — 1. sf., ğü, hlk. Uyuşuk davranan, miskin, aptal, mıymıntı, sünepe, pısırık (kimse) Beş yıl öncesine kadar kara kuru, sümsük bir kızken şimdi gelişivermiş bir dişi. H. Taner 2. is., ğü, hay. b. Sümsükgillerden, sivri gagalı, kısa bacaklı deniz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyuz — is., tıp 1) Uyuz böceğinin, üst derinin altına girerek yaptığı kaşındırıcı, bulaşıcı bir deri hastalığı 2) sf., tıp Bu hastalığa tutulmuş olan Uyuz köpekler gibi ne arkadan geliyorsun? S. Birsel 3) mec. Hareketli, canlı olmayan, uyuşuk, pısırık,… … Çağatay Osmanlı Sözlük